Tuesday, February 15, 2011

Levni




Osmanlı minyatür sanatının son parlak dönemi 18. yüzyılın ilk yarısına rastlar. Bu dönemin hükümdarı Sultan 3.Ahmed gerçek bir sanat koruyucusudur. Kendisi de şair ve iyi bir hattat olan Sultan, kitap ve minyatür sanatına büyük bir ilgi göstermiştir. Veziri İbrahim Paşa da kendisi gibi eğlence ve sanata düşkündü Osmanlı tarihinde “Lale Devri” diye anılan bu dönemde (1718-1730) gerçek anlamda Batılılaşma hareketleri başlatılmıştır. Diplomatik ilişkiler sonucu özellikle Fransız saray yaşantısına karşı duyulan özentinin yankıları, mimari ve diğer sanat kollarında az veya çok olarak görülür. 1727 yılında Sait Mehmed Efendi tarafından ilk Türk matbaasının kurulması, elçilikler aracılığıyla gelen yabancı ressamların çalışmaları ve sıkı diplomatik ilişkiler Batı sanatına olan ilginin, artmasına neden olmuştur. Bu verimli sanat ortamı içerisinde minyatür sanatı da önemli gelişme göstermiştir.Genellikle Türk minyatürünün ikinci Klasik dönemi olarak adlandırılan bu yılların en önemli ve yetenekli minyatür ustası Levni takma adıyla tanınan Abdülcelil Çelebi’dir. Levni ve diğer saray nakkaşlarının faaliyeti sonucunda birçok eser resimlenmiş ve Türk kitap ressamlığı yeniden ve son kez canlanmıştır. Levni ve diğer sanatçıların eserlerinde geleneksel kurallara bağlılığının yanı sıra, yeni beğenilerin etkinliği de hissedilir. Resimlendirilen eserler arasinda en ünlüsü bir sünnet düğünü kitabıdır.Rengarenk lalelerin donattığı bahçelerde çeşitli eğlencelerin düzenlendiği bu zevk ve sefa dönemini bize resimleriyle aksettiren Levni’nin diğer önemli çalışmaları bir albümde toplanmıştır. Sanatçı bu albümde saray çevrelerine yakın çeşitli giysiler içinde tek kadın ve erkek tasvirleri yapmıştır (Topkapı Sarayı Müzesi Ktp. No. H. 2164). Albümde Iranlı ve Avrupalılar’ı kıyafetleriyle yansıtan çalışmaları da yer alır. Sanatçı bütün bu resimleri imzalamıştır. Dans eden saç tuvaleti yapan, sokak ve ev giysileri içinde genç kadınlar, günün modasına göre giyinmiş ellerinde Lale veya karanfil tutan zarif erkekler, eğlenceleriyle ünlü bu dönemin saray çevresindeki giyim kuşam düşkünlüğü hakkında bilgi verebilecek niteliktedir. Boyasız fon üzerindeki bu tek figür çalışmalarında Levni’nin gözlemciliği, çizgi ve nakış ustalığı, pastel tonlardan oluşan renk beğenisi açıkça belirir. Bu dönem Osmanlı resminde padişahları ve kazanılan zaferleri konu alan Şahnâme ve tarih kitaplarına rastlanmaması doğaldır. Osmanlı Saray çevresindeki eğlence düşkünlüğü ve yeni beğenilerin ağır bastığı yaşam kitap sanatına da yansımıştır

No comments:

Post a Comment